Kazançların Kalitesi Kavramı

20 May 2021
1824 Görüntüleme

Kazançların Kalitesi Kavramı

Dr. Hasan Yalçın, E. Hesap Uzmanı, YMM

Bu yazı yazarın izni ile yazarın Şirket Değerlemesi (Teori ve Uygulama) adlı eserinden aynen alınmıştır.

Kazançlarla ilgili diğer önemli kavramda kazançların kalitesidir. Bir şirketi kazançlar temelinde değerlemeden önce yatırımcıların, kazançların kalitesini incelemesi şarttır.[1]  Kazançların kalitesi kavramının tek bir tanımı olmadığı gibi tek bir ölçüm  yöntemi de yoktur. Muhasebe politika ve yöntemlerinin mali tablolar üzerindeki etkilerinin belirlenmesi olarak tanımlandığı gibi, beyan edilen kazançların gelir tablosunda belirtilen olağanüstü kalemlerden arındırılmış şekliyle “kanıtlanabilir kazanç” olarak da tanımlanmaktadır.[2] Bütünü itibarıyla ele alındığında, kazançların kalitesi, genel manada nakdi ve gayrı nakdi, tekrar eden ve tekrar etmeyen, kesin ölçü ya da değişime tabi tahminlere dayanan kazançların derecesi olarak özetlenebilir.[3] Bir başka ifadeyle kazançların kalitesi; işletmenin net kar kavramı ile ilgili olup, raporlanan kazançların olumlu ve olumsuz özelliklerinin derecesinin belirlenmesidir.[4]

Kazançların kalitesinin ölçümünde kullanılan yöntemlerden birisi işletmenin seçtiği muhasebe politika ve yöntemlerinin mali tablolara etkisinin belirlenmesidir. Bu yöntemde kazançlar “ yüksek kaliteli kazanç” ve “düşük kaliteli kazanç” olarak iki grupta sınıflandırılabilir. Yüksek kaliteli kazanç: işletmenin raporlanan karının, işletmenin gerçek durumunu sergilediğinin bir ifadesidir. Düşük kaliteli kazanç: işletmenin raporladığı karın işletmenin gerçek durumunu sergilemediği Liberal muhasebe uygulamaları sonucu karın yüksek çıktığı düşünülen kardır.[5]  İşletmenin kazançları ne derece düzenli-olağan , alışılmış-faaliyetler sonucu oluşuyorsa o derece kaliteli sayılır. Buna karşılık işletmenin rapor ettiği kazançların büyük kısmı düzenli faaliyetler sonucu olmuyorsa, kazançların kalitesi düşecektir. Ayrıca nakit veya nakte dönük kazançlar kaliteli kazanç sayılır.[6]

Bankacılıkta analistler kredi verilecek işletmeye ait kazançların doğruluğunu ve kalitesini belirlerken alacakların kalitesine ve bunların geri dönmeme halinde ayrılan karşılıkların yeterliliğine dikkat ederler.[7] Kazançların kalitesinin değerlendirilmesine değerleme uzmanları açısından bakıldığında ise cari dönemin kazançlarının firmanın mevcut performansını temsil etmesi ve gelecekteki değerini belirlenmesi açısından önem taşımaktadır. Başka bir ifadeyle Kazançların kalitesinin değerlendirilmesi geleceğe yönelik tahminlerin “kesinliği”ne ilişkin kararlar almasında değerleme yapan analiste yardımcı olmaktadır.[8] Kazançların kalitesi temelde bir analiz aracıdır. Analistler hisse senetleri veya tahvillerin itibari değerini belirlemede kar kavramından hareket etmektedirler. İşletmenin kar düzeyi ve kardaki değişmeler, işletmenin bugünkü ve gelecekteki ekonomik değer yaratma gücünün bir göstergesidir.

Kazanç kalitesinin objektif olarak ölçülmesi mümkün olamamakta, ancak kaliteli kazancın belirlenmesinde hangi özelliklerin daha önemli olduğunu gösteren bir sıralama yapılabilmektedir.[9] Kazançların kalitesini etkileyen özellikler kazançları oluşturan münferit gelir ve gider kalemlerinin değerlendirilmesine esas teşkil eder. Kazançları makro düzeyde değerlendirmede kullanabilecekleri mali tablo içi muhtelif göstergeler mevcuttur. Bunlar: •Yıldan yıla ya da üç aylık dönemden döneme muhasebe politikalarında genel tutarlılık,•Kazançların belirlenmesinde genel tahmin ya da subjektiflik derecesi, •Karşılık bakiyelerindeki eğilim • Dipnot beyanlarının şeffaflığı • Tekrarlamayan, olağan dışı işlemlerin irdelenmesi ile ilgili Yönetim İrdeleme ve Analiz sürecinin karmaşıklığı • Kazançlarla ilgili ön ölçümlerin varlığı • İlişkili taraf işlemlerinin beyanı • Net gelirin faaliyetlerden nakit akımına oranı • Dipnotlarda ve Yönetim İrdeleme ve Analizlerinde açıklanan belirsizlik ve şarta bağlı durumlar. Bu listeye faaliyet alanına göre ya da şirkete özel şartlara bağlı olarak başkaca göstergelerin de eklenmesi mümkündür. Pek çok sanayi kolunda yaygınlıkla kullanılıp takip edilen ortak ölçüler bulunur. Kazançların toplu kalitesini değerlendirmede tek bir göstergeye bağlı kalmak yerine, sürecin bir parçası olarak tüm göstergelerin hep birlikte değerlendirilmesi daha isabetli olacaktır.[10] Kazançların kalitesi konusunda şirketin üst düzey yöneticilerinin yetenekleri ciddi bir etkendir.[11]

Kazanç öngörülerinin kalitesi ise gelecekte beklenen kazanç miktarının tahminindeki isabet oranıdır. Eğer şirketler çok sayıda analist tarafından izleniyorsa ve bu analistler gerçekten piyasanın geri kalanına göre daha iyi bilgilendiriliyorsa, analistler tarafından üretilen büyüme öngörüleri, hem tarihi büyümeye hem de diğer kamuya açık bilgilere dayanan tahminlere oranla daha iyi tahminler olacaktır.[12] Fakat bu analist öngörülerinin diğer büyüme öngörülerinden üstün olduğu anlamına gelmemektedir.  Kazançların kısa dönem öngörüleri (bir çeyrekten, dört çeyreğe kadar) hakkındaki genel kanı, analistlerin, yalnızca tarihi verilere dayanan modellere oranla daha iyi öngörüler sağladığı şeklindedir. Oysa değerlemede odak, gelecek çeyreğin kazançlarından çok, kazançlardaki uzun dönem büyüme oranlarıdır. Ve üç ya da beş yılın üzerindeki öngörüler söz konusu olduğunda analistlerin kazanç öngörülerinin üstünlüğünden bahsetmek o kadar kolay olmamaktadır. Kazanç kalitesi düştükçe, nakit akımı öngörüleri, kazanç öngörülerine oranla artarak isabetsizleşmeye başlamaktadır.[13]

Analist öngörüleri, bir şirket için, tahmin edilmiş bir büyüme oranı ile yakın çıktığında kullanışlı olabilir fakat üzerinde görüş birliği bulunan bu öngörüleri körlemesine izlemek bir tehlikedir. Analistler kazançları öngörürlerken sıkça önemli hatalar yaparlar. Bunun nedeni kısmen aynı kaynakları kullanmalarından ve kısmen de şirketin temel karakteristiklerindeki önemli değişimleri zaman zaman gözden kaçırmalarından ileri gelmektedir. Başarılı bir değerlemenin sırrı sıklıkla analistlerin büyüme öngörüleri ile şirketin temelleri (fundamentals) arasındaki tutarsızlıkları keşfetmekte yatar.[14]



[1] Monks, R.A.G. & Lajoux, A.R. (2011) age, s.119

[2] Kurt, G., (2003), Kazançların Kalitesinin Belirlenmesinde Kullanılan Yaklaşımlar, Mevzuat Dergisi, Sayı:65

[3] Delottie Kurumsal Seri Kitapçığı, (2007)  Kazançların Kalitesi -Mali Raporlama Sisteminin Odak Noktası,

[4] Kurt, (2003),s.2

[5] Siegel, J.G.,(1982) How To Analyze Businesses, Financial Statements And The Quality Of Earnings, s.25 (Aktaran, Kurt ,agm )

[6] Aydın, N.& Başar ,M.&Çoşkun, M. (2010), age s.164

[7] Aydın, N.& Başar ,M.&Çoşkun, M. (2010), age s.164

[8] Delottie, (2007),s.3

[9] Kurt, (2003) s.3

[10] Delottie, (2007),s.3

[11] Demerjian, P.R. & Lev, B. & Lewis, M.F. & McVay, S.E. (2013) “Managerial Ability and Earnings Quality”, The Accounting Review, Vol.88 (2), s.463

[12] Damodaran, A. (2001)  s.150

[13] Bilinski, P. (2014) “Are Cash Flow Forecasts Issued with Earnings Estimates when Earnings Quality is Low?”, Cass Business School,

[14] Damodaran, A. (2002) age, s.283

0.0
Son Güncelleme Tarihi: Cuma 15 Nisan 2022 00:19
İlgili İçerikler :: Verimlilik Kavramının Verimliliği Revizyon Kavramı ve Vergi Revizyonu Muhasebede Hesap Kavramı Ve Hesapların Sınıflandırılması ​ Muhasebede Hesap Kavramı Ve Hesapların Sınıflandırılması Vergi Denetimi Kavramı Genel Gider Kavramı Finansta Risk Kavramı Vergi Denetiminde Etkinlik Kavramı ve Etkinliği Belirleyen Unsurlar İşletme Kavramı Ve Muhasebenin Fonksiyonları Çağdaş Yönetimde Performans Kavramı